Kalça sıkışma sendromu, kalça eklemi çevresinde bulunan yumuşak dokuların sıkışması sonucunda ortaya çıkan bir rahatsızlıktır. Bu durum, genellikle kasların, tendonların veya bağların aşırı kullanımından kaynaklanabilir ve şiddetli ağrıya neden olabilir. Kalça sıkışma sendromunun belirtileri arasında kalça ve uylukta ağrı, hareket kısıtlılığı ve bazen de uyuşma hissi yer alır. Tedavi yöntemleri arasında ise dinlenme, fizik tedavi, egzersiz programları ve nadiren cerrahi müdahale yer almaktadır. 

Kalça Sıkışma Sendromu Nedir?

Kalça sıkışma sendromu, kalça eklemindeki uyluk kemiği başı ile leğen kemiği yuvası arasında normal olmayan temasın meydana gelmesiyle ortaya çıkar. Normal şartlarda bu iki yapı, pürüzsüz kıkırdak yüzeylerle kaplıdır ve eklem hareketi sırasında birbirine sürtünmeden çalışır.

Yapısal bozukluk, kemik çıkıntıları veya eklemdeki şekil değişiklikleri nedeniyle kalçadaki uyum bozulur ve hareket sırasında kıkırdak dokusu zarar görmeye başlayabilir. Zamanla eklem kapsülü sıkışır, labrum adı verilen kıkırdak halka yıpranır ve ağrı, sertlik ile hareket kısıtlılığı gelişir. Özellikle 20-40 yaş aralığındaki aktif yaşam süren kişilerde sık görülür.

Kalça Sıkışma Sendromun Neden Olur?

Kalça sıkışma sendromunun farklı nedenleri olabilir. Genellikle kasların zayıflığı, kalça çevresindeki eklem yapısında bozukluklar, yanlış postür alışkanlıkları, aşırı egzersiz yapma veya spor aktiviteleri gibi faktörler kalça sıkışma sendromuna yol açabilir. 

Bu sendromun ortaya çıkmasına neden olan başlıca faktörler:

  • Yapısal bozukluklar: Kalça eklemi kemiklerinin doğuştan gelen anormallikleri, zamanla kalça sıkışma sendromuna yol açabilir. Örneğin, femur başının normalden farklı şekillendirilmiş olması, eklemde sürtünmeye ve ağrıya neden olabilir.

  • Tekrarlayan hareketler: Futbol, basketbol veya dans gibi kalça eklemini zorlayabilecek sporları düzenli olarak yapan kişilerde, eklemde aşınma ve sıkışma meydana gelebilir. Sürekli tekrarlanan belirli hareketler kalçayı fazlasıyla zorlayarak bu sendroma yol açabilir.

  • Travmalar: Düşme, çarpma veya spor yaralanmaları sonucunda eklem bölgesinde hasar meydana gelmesi, eklemde sıkışmalara neden olabilir. Bu tür travmatik durumlar kalça eklemindeki stabiliteyi değiştirerek sendromu oluşturur.

  • Dejeneratif değişiklikler: Eklemin yastık görevini üstlenen kıkırdak tabakasının incelmesi ve aşınması sonucunda kemik dokuları daha fazla sürtünmeye maruz kalır. Bu da kalça sıkışma sendromunun gelişimine neden olur.

  • Yanlış duruş ve postür: Uzun saatler boyunca ergonomik olmayan pozisyonlarda oturmak, pelvisin hatalı hizalanmasına ve kalça ekleminde baskılara neden olabilir. Bu da zamanla kalça sıkışma sendromuna yol açabilir.

Tüm bu faktörler bir araya geldiğinde kişi risk altındadır ve kalçada sıkışma hissi ile ilişkili sorunlar yaşayabilir. Düzenli egzersiz yapmak, doğru formda spor yapmak ve ergonomik pozisyonlarda oturmak gibi önlemler alınarak risk faktörleri azaltılabilir.

Kalça Sıkışması Belirtileri Nelerdir?

Kalça sıkışması, kalça ekleminde oluşan rahatsızlıkların sonucunda ortaya çıkan bir durumdur. Bu durum genellikle ağrı, hareket kısıtlılığı ve rahatsızlık hissi ile kendini gösterir. 

Kalça sıkışması belirtileri arasında şunlar yer alabilir:

  • Kalça ekleminde derin ve sürekli ağrı

  • Özellikle otururken, eğilirken veya merdiven çıkarken artan rahatsızlık

  • Kalçada tıklama, takılma ve kilitlenme hissi

  • Hareket kısıtlılığı ve esneklik kaybı

  • Uzun süre oturma sonrası sertlik

Kalça Sıkışma Sendromu Tanı Yöntemleri Nelerdir?

Kalça sıkışma sendromu tanısında kullanılan yöntemler fizik muayene, manyetik rezonans görüntüleme (MRG), röntgen ve bilgisayarlı tomografi (BT) gibi görüntüleme testleridir.

Fizik muayene sırasında doktor, kişinin şikayetlerini değerlendirir ve belirtileri inceler. Görüntüleme testleri ise kalça eklemindeki yapısal bozuklukları veya hasarları görsel olarak tespit etmeye yardımcı olur. Bu yöntemlerin kombinasyonuyla doğru bir teşhis konulabilir ve tedavi planı oluşturulabilir.

Kalça Sıkışma Sendromu Nasıl Tedavi Edilir? 

Kalça sıkışma sendromunun tedavisinde temel hedef, eklemdeki ağrının giderilmesi, hareket açıklığının korunması veya artırılması ve ilerleyen kıkırdak hasarının önlenmesidir.

Tedavi planı, hastalığın evresine, eklem hasarının derecesine, hastanın yaşı ve günlük yaşam aktivitelerine göre kişiselleştirilebilir. Erken dönemde cerrahi dışı yöntemler tercih edilirken, ileri evrede kalıcı eklem hasarını önlemek için cerrahi müdahaleler gerekebilir.

İlaç Tedavisi

Tedavide genel olarak ağrı ve iltihap kontrolüne yönelik ilaçlar kullanılır. Nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar, eklemdeki iltihabı azaltarak ağrının hafiflemesine yardımcı olur. Bu ilaçlar, özellikle günlük hareketlerde ağrıyı azaltarak hastanın fizik tedavi ve egzersiz programlarına daha rahat katılmasını sağlar. 

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon

Fizik tedavi, kalça sıkışma sendromunda cerrahi dışı tedavinin önemli basamaklarından biridir. Uzman fizyoterapistler tarafından uygulanan programlarda amaç, kalça çevresindeki kasları güçlendirmek, esnekliği artırmak ve eklem üzerindeki yükü azaltmaktır.

Kalça fleksörleri, adduktor kaslar ve core bölgesi kaslarının güçlendirilmesi, eklemin mekanik dengesini sağlar. Esneklik egzersizleri ile eklem hareket açıklığı artırılırken, postür ve yürüme analizi ile yanlış hareket alışkanlıkları düzeltilebilir.

Eklem İçi Enjeksiyonlar

Kortikosteroid enjeksiyonları, eklemdeki iltihabı hızlı bir şekilde azaltarak kısa vadede rahatlama sağlar. PRP tedavisi, hastanın kanından elde edilen trombositten zengin plazmanın ekleme enjekte edilerek uygulanan bir yöntemdir. Bu yöntem, dokuların iyileşme sürecini destekleme ve eklem sağlığını uzun vadede korumayı hedefler. 

Cerrahi Tedavi

İleri evrede, eklem kıkırdağında ciddi hasar ve yaşam kalitesini belirgin şekilde düşüren ağrı mevcutsa ameliyat tercih edilebilir. Artroskopik cerrahi, günümüzde sık tercih edilen yöntemdir. Bu teknikle kalça eklemine küçük kesilerden girilerek kamera yardımıyla hasarlı bölgeye ulaşılır. Kemik çıkıntıları düzeltilir, yıpranmış veya yırtılmış labrum onarılır ve eklem yüzeylerinin uyumu yeniden sağlanır.

Artroskopik cerrahinin avantajı, daha az doku hasarı, kısa iyileşme süresi ve daha hızlı rehabilitasyon imkanıdır. Ameliyat sonrası rehabilitasyon süreci, eklem fonksiyonlarının geri kazanılması için önemlidir.

Sık Sorulan Sorular 

Kalça sıkışma sendromu kendi kendine geçer mi?

Kalça sıkışma sendromu genellikle kendiliğinden iyileşmez çünkü sorun, eklem yapısındaki mekanik bir uyumsuzluktan kaynaklanabilir. Tedavi edilmediğinde kıkırdak hasarı ilerleyebilir, eklemde kireçlenme gelişebilir ve bu durum kalıcı hareket kısıtlılığına yol açabilir.

Kalça sıkışması belirtileri ne kadar sürede ortaya çıkar?

Belirtiler yavaş yavaş gelişebilir; bazı kişilerde aylar, bazılarında ise yıllar içinde şiddetlenir. Başlangıçta yalnızca yoğun aktiviteler sonrası hissedilen ağrı, ilerleyen dönemde günlük basit hareketlerde görülebilir.

Kalçada sinir sıkışması nasıl anlaşılır?

Kalçada sinir sıkışması, kalçadan bacağa yayılan yanma, elektrik çarpması tarzında ağrı ve uyuşma ile belirti verebilir. Bu belirtilere kas gücünde azalma, yürüme güçlüğü ve bacakta hissizlik de eşlik edebilir.

Kalçada sinir sıkışması nasıl geçer?

Tedavi, sinir üzerindeki baskının nedenine ve şiddetine göre planlanır. Hafif vakalarda istirahat, fizik tedavi ve iltihap giderici ilaçlar etkili olurken, sinir baskısının devam ettiği durumlarda enjeksiyonlar veya cerrahi yöntemler gerekebilir.

Oluşturma Tarihi : 15.08.2025
Güncelleme Tarihi : 18.08.2025
İletişim : 4442324
İletişim Formu Covid-19 Bilgilendirme
Bu internet sitesi veri politikalarına uygun çerezler kullanır. Bu internet sitesine bakmaya devam etmeniz, çerez kullanımımızı kabul ettiğiniz anlamına gelir.