Kaşıntı cildin birçok farklı nedenle gösterebildiği bir tepkidir ve yalnızca dermatolojik problemlere işaret etmeyebilir. Kaşıntı karaciğer rahatsızlıklarından, böbrek yetmezliğine birçok hastalığın belirtisi olarak iletilmektedir. Bu nedenle özellikle birkaç günden uzun süren kaşıntıları ihmal etmemek ve uzman bir dermatoloji hekimine müracaat etmek önem taşımaktadır.
Yaygın karşılaşılan kaşıntı nedenleri,
• Cilt kuruluğu,
• Gıda alerjileri,
• Sıcağa maruz kalma,
• Böbrek hastalıkları,
• Karaciğer hastalıkları,
• Böcek ve sinek ısırmaları,
• Psikiyatrik hastalıklar,
• Egzama,
• Diyabet,
• Tiroit hastalıkları,
• Kanser,
• AIDS,
• Bazı ilaç yan etkileri,
• Bazı enfeksiyonlar olarak belirtilmektedir.
En yaygın karşılaşılan kaşıntı nedeni cilt kuruluğudur. Cilt kuruluğunu önlemek adına cildi düzenli olarak nemlendirmek oldukça önemlidir. Bazı dermatolojik hastalıklar da kaşıntıya neden olabilir.
Sıklıkla karşılaşılan dermatolojik bir rahatsızlık olan mantar, bulaşıcı bir enfeksiyon hastalığıdır. Ciltte enfeksiyon, kızarıklık, şişlik ve kaşıntıya neden olmaktadır. Tedavisinde mantar üremesini yavaşlatacak bir yol izlenmektedir. Tedavinin süresi mantarın bulunduğu bölgeye ve türüne göre değişebilmektedir.
Bulaşıcı bir hastalık olan uyuz, erken evrede yol açtığı kaşıntı ve deri döküntüleri nedeniyle alerji veya böcek ısırmaları ile karıştırılabilen bir hastalık olmakla birlikte hekiminiz tarafından uyuz akarlarının yol açtığı belirtiler ayırt edilerek kısa sürede doğru tanı konulabilmektedir.
Uyuz kaşıntısı genellikle tüm gün sürer ancak özellikle geceleri yoğunlaşmakla karakterizedir. En yaygın uyuz tedavisi hem uyuz akarlarını öldürmeye hem de uyuz semptomlarını gidermeye yönelik losyon ve haplarla uygulanabilmektedir. Tedavi kısa süre içinde uyuz akarlarından kurtulmanızı sağlar ancak, akarların yol açtığı alerjik semptomlar bir süre daha devam edebilmektedir.
Sedef, hayat boyu süren bir hastalıktır ve tedavisinde semptom hafifletici ve giderici bir yol izlenmektedir. Vücudun birçok bölgesinde kaşıntılı plaklar, tırnaklarda çukur noktalar ve tırnak kalınlaşması ile karakterize olarak ortaya çıkmaktadır.
Egzama cilt üzerinde oluşan kabarcıklar ve cilt kuruluğu belirtileri ile ortaya çıkan bir cilt hastalığıdır. Kronik bir hastalık olan egzamanın tedavisi semptom hafifletici ve giderici olarak yapılmaktadır.
Halk arasında kurdeşen adıyla bilinen ürtiker, kabarık kırmızı kaşıntılı lekeler ile ortaya çıkmaktadır. Sıklıklar tekrarı durumunda kronik ürtiker teşhisinden şüphelenilebilmektedir. Ürtiker tedavisinde semptom giderici ilaçların yanı sıra antidepresan grubu ilaçlara da başvurulabilmektedir.
İçi su dolu ve kaşıntılı döküntülerle ortaya çıkan suçiçeğine sıklıkla ergenlik öncesi çocuklarda rastlanmaktadır. Döküntülerin kaşınması bakteriyel enfeksiyonlara zemin hazırlayabilmektedir. Tedavisinde genellikle kaşıntı giderici ve ateş düşürücü ilaçlar reçete edilmektedir.
Deri iltihabı zona, folikülit, impetigo gibi birçok dermatolojik hastalık nedeniyle ortaya çıkabilmektedir. Öncelikle enfeksiyon nedeni saptanmakta sonrasında bir tedavi haritası oluşturulmaktadır.
Vücutta kaşıntı hissi, çoğu zaman günlük yaşamı olumsuz etkileyen bir durumdur. Kaşıntı yalnızca cilt yüzeyine ait bir problem olarak düşünülmemelidir; zira bazı sistemik hastalıklar da kaşıntıya yol açabilir. Özellikle uzun süren ve tekrarlayan kaşıntılarda altında yatan nedenin araştırılması oldukça önemlidir. Kaşıntı, egzama, sedef hastalığı, mantar gibi dermatolojik rahatsızlıkların yanı sıra karaciğer, böbrek, tiroit hastalıkları gibi iç hastalıkların da belirtisi olabilir.
Ciltte kuruluk, kaşıntının en yaygın sebeplerinden biridir. Mevsim geçişlerinde veya kuru hava koşullarında cildin nemini kaybetmesi, özellikle bacaklarda kaşıntıya neden olabilir. Cildin doğal bariyerinin zayıflamasıyla birlikte ortaya çıkan kaşıntı, nemlendirici bakım ürünleriyle giderilebilse de, altta yatan hastalığın tedavi edilmediği durumlarda kronikleşebilir.
Gece kaşıntı sebepleri arasında en sık karşılaşılan faktör, vücut sıcaklığının artmasıdır. Uyku sırasında artan deri duyarlılığı, kaşıntı hissini daha şiddetli hale getirir. Uyuz gibi parazit kaynaklı hastalıklar özellikle geceleri artan kaşıntılarla kendini belli eder. Bunun dışında egzama veya sedef hastalığı olan bireylerde, gece uykuda terleme ve cildin sürtünmeye maruz kalması da kaşıntının yoğun hissedilmesine yol açabilir. Uyku kalitesini bozan bu durum, yaşam konforunu da olumsuz etkileyebilir.
Bacaklarda kaşıntı, günlük yaşamda sık karşılaşılan ancak nedenleri göz ardı edilebilen bir şikayettir. Pek çok kişi bu durumu yalnızca cilt kuruluğuna bağlasa da, altta yatan sebepler çok daha karmaşık olabilir. Özellikle uzun süre devam eden, geceleri artan veya ciltte görünür değişikliklerle birlikte seyreden kaşıntılar, bazı sağlık sorunlarının habercisi olabilir.
Cilt kuruluğu, bacaklardaki kaşıntının en yaygın nedenlerinden biridir. Özellikle soğuk hava, nem oranının düşük olduğu iklimler, sert sabunlar, sık sık sıcak suyla duş alma ve yetersiz su tüketimi cildin koruyucu bariyerini zayıflatarak nem kaybına yol açar. Bu durum, bacaklarda gerginlik, pullanma ve kaşıntı hissine neden olabilir. Özellikle yaş ilerledikçe cilt daha kuru hale gelir ve bu da kaşıntı şikayetlerini artırabilir.
Egzama (atopik dermatit), sedef hastalığı (psoriasis) ve kontakt dermatit gibi cilt rahatsızlıkları da bacaklarda kaşıntının önemli nedenleri arasında yer alır. Bu hastalıklar genellikle sadece kaşıntı ile sınırlı kalmaz; beraberinde kızarıklık, kabuklanma, döküntü veya sivilce benzeri oluşumlar da görülebilir. Egzama gibi durumlar stres, sabunlar, deterjanlar veya bazı kumaş türleriyle temas sonrası şiddetlenebilir.
Bacak kaşıntısının ciltle doğrudan ilişkili olmayan ama oldukça sık rastlanan nedenlerinden biri de dolaşım bozukluklarıdır. Özellikle varis problemi yaşayan kişilerde venöz yetmezlik gelişebilir. Bu durumda kanın bacaklardan kalbe yeterince etkili şekilde dönmemesi, ciltte kızarıklık, morarma ve kaşıntıya yol açabilir. Zamanla ciltte kahverengi lekelenmeler ve kalınlaşma da görülebilir.
Bazı kişilerde kullanılan kozmetik ürünler, tıraş sonrası losyonlar, çamaşır deterjanları ya da giyilen giysilerdeki kimyasallar alerjik reaksiyona neden olabilir. Bu da ciltte tahriş ve kaşıntıya yol açabilir. Alerji kaynaklı kaşıntı genellikle ani başlar ve hızla yayılabilir. Bu durumda, alerjenin tespit edilip uzaklaştırılması önemlidir.
Nadiren de olsa bacaklarda ortaya çıkan kaşıntılar, bazı sistemik hastalıkların belirtisi olabilir. Karaciğer, böbrek ve tiroit hastalıkları ya da demir eksikliği gibi durumlar vücutta yaygın ya da bölgesel kaşıntıya neden olabilir. Diyabet hastalarında da cilt kuruluğu ve sinir uçlarının etkilenmesine bağlı olarak bacak kaşıntısı görülebilir.
Stres, kaygı bozuklukları ve depresyon gibi psikolojik durumlar da ciltte kaşıntı hissini artırabilir. Herhangi bir fiziksel neden olmaksızın kaşıntı hissi gelişebilir ve bu durum kaşındıkça daha da kötüleşebilir. Psikolojik kökenli kaşıntılar genellikle belirli bir bölgede sınırlı kalmaz ve daha yaygın şekilde hissedilir.
Eğer bacaklarda kaşıntı uzun süredir devam ediyorsa, ciltte yaralar, renk değişiklikleri, pullanma ya da döküntüler eşlik ediyorsa mutlaka bir dermatoloji uzmanına başvurulmalıdır. Kaşıntı vücudun başka bölgelerine yayılıyor veya günlük yaşamı ciddi şekilde etkiliyorsa, altta yatan sistemik bir hastalığın araştırılması gerekebilir.
Bacaklardaki kaşıntı basit bir kuruluk problemi olabileceği gibi, daha ciddi sağlık sorunlarının da belirtisi olabilir. Bu nedenle sorunun süresi, şiddeti ve eşlik eden diğer belirtiler dikkatle izlenmeli ve gerekirse tıbbi yardım alınmalıdır. Erken tanı ve uygun tedavi, hem yaşam kalitesini artırır hem de olası komplikasyonların önüne geçilmesini sağlar.
Bacaklarda kaşıntı, çoğu zaman cilt kuruluğu ile ilişkilendirilir. Bu durum, bazen daha ciddi bir sağlık sorununun habercisi olabilir. Kan dolaşım bozuklukları, venöz yetmezlik, egzama veya sedef gibi kronik cilt hastalıkları bacaklarda kaşıntıya neden olabilir. Özellikle sıcak suyla duş alma alışkanlığı, cildin nem dengesini bozarak bu durumu daha da tetikleyebilir.
Vücuttaki kaşıntıya ne iyi gelir sorusunun cevabı, kaşıntının sebebine bağlı olarak değişiklik gösterir. En temel öneri, cildi nemli tutmak ve tahriş edici ürünlerden kaçınmaktır. Bununla birlikte:
Kaşıntı şikayeti eğer birkaç günden fazla sürüyorsa ve yaşam kalitesini bozacak düzeye ulaşmışsa mutlaka bir uzmana danışılmalıdır. Dermatolojik hastalıkların yanı sıra, sistemik hastalıkların da araştırılması gerekebilir.
Egzama genellikle cilt kuruluğu, kızarıklık ve kaşıntıyla kendini gösteren kronik bir cilt rahatsızlığıdır. Çoğunlukla alerjik reaksiyonlar veya çevresel etkenlerle tetiklenir. Sedef hastalığı ise bağışıklık sisteminin aşırı çalışması sonucu ortaya çıkan ve ciltte kalın, beyaz pullarla kaplı plakların oluşmasına yol açan otoimmün bir hastalıktır. Egzamada cilt daha hassas ve nemsiz olurken, sedefte daha kalınlaşmış ve kabuklu lezyonlar görülür.
Vücutta kaşıntı hissini hafifletmek için öncelikle kaşıntıya neden olan faktör belirlenmelidir. Eğer cilt kuruluğu söz konusuysa, nemlendirici kremler ve losyonlar oldukça etkili olabilir. Duş sonrası nemlendirici kullanımı, kaşıntının azaltılmasına yardımcı olur. Egzama ya da sedef gibi cilt hastalıklarında ise doktor önerisiyle kullanılan kortizonlu kremler veya bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar gerekebilir. Soğuk kompres uygulamak ve tahriş edici giysilerden kaçınmak da semptomları hafifletir.
Vücutta kaşıntı birçok farklı nedene bağlı olarak gelişebilir. Egzama, sedef hastalığı, mantar enfeksiyonları gibi dermatolojik hastalıkların yanı sıra karaciğer, böbrek hastalıkları ve tiroit bozuklukları gibi sistemik rahatsızlıklar da kaşıntıya yol açabilir. Bazı ilaçların yan etkisi, gıda alerjileri, psikolojik stres ve mevsim geçişleri de kaşıntının nedenleri arasında yer almaktadır. Uzun süren ve geçmeyen kaşıntılarda mutlaka dermatoloji uzmanına başvurulmalıdır.
Gece kaşıntı, genellikle cilt sıcaklığının artması, terleme, hormonal değişiklikler ve bazı dermatolojik hastalıklar nedeniyle şiddetlenebilir. Özellikle uyuz gibi parazitik enfeksiyonlar gece kaşıntısını yoğunlaştırır. Bacaklarda kaşıntı ise çoğunlukla cilt kuruluğu, dolaşım problemleri veya tıraş sonrası tahrişten kaynaklanır. Sedef hastalığı gibi kronik deri rahatsızlıkları da bacak bölgelerinde kaşıntı ve plaklara yol açabilir. Bu tür şikayetlerin nedeni uzman tarafından değerlendirilerek uygun tedavi planı oluşturulmalıdır.